Gerçek bir keşif yolculuğu yeni topraklara ulaşmak değil, eski olanı yeni gözlerle görmek demektir.

Marcel Proust

- UZMAN PSİKOLOG / UZMAN ÇİFT VE AİLE TERAPİSTİ

Melis Arzu Yiğitbaş

2005 yılında Saint Benoit Fransız Lisesi’nden mezun olduktan sonra, lisans eğitimini 2010 yılında Koç Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde tamamladı. Lisans eğitimi sırasında University of California, Berkeley Üniversitesi’nde “Social Welfare ” (Sosyal Hizmetler), ve “Peace and Conflict Studies” (Barış ve Çatıma Çalışmaları) alanlarında çalışmalarda bulundu.

Lisans eğitimimin ardından 2011 yılında İngiltere’de University of East London’da Uygulamalı Psikoloji (MSc Applied Psychology) Yüksek Lisans programını “Onur Derecesi” ile tamamladı.

Bu programda psikolojinin farklı alanlarında (İlişki Psikolojisi, Pozitif Psikoloji, Sağlık Psikolojisi ve Eleştirel Psikoloji) teorilerle saha uygulamalarının uyuşmadığı noktalar ve buna bağlı olarak gerekli olan saha geliştirme çalışmaları üzerine araştırmalar yaparak makaleler yazdı. Yüksek Lisans tezini ise üç ayrı ülkeden (Türkiye, İngiltere, Hindistan) topladığı datalarla “Biyolojik, Çevresel ve Kültürel Değişkenlerin Bireylerin yada Toplumların İyimserliğine Etkisi” üzerine yazarak başarıyla tamamladı.

Hakkımda
Melis Arzu [Yiğitbaş].

Psikolojik Danışmanlık Alırken Ne Beklemeli?

Çatışma Teoremine göre çatışma hayatın önemli bir parçası. Üstelik çatışma genel var olma hali iken, uyum sadece bir durum. Daha basit haliyle, hayat tüm içsel çatışmalarla bir yolculuk ve yolda olma hali. Varıldığını hissetme ise sadece dinlenme ve akabinde yeni hedefler, beklentiler belirlemek için kısa zaman dilimleri…

Psikolojik danışmanlık almadaki hedef ise; özetle kişinin kendisiyle ve çevresiyle(tüm ilişkileriyle) olan çatışmaları, istediği hedefleri gerçekleştirebilecek şekillerde kullanabilme ve yönetebilme becerisini kazanmasıdır.  Alışık olunan, bilinen ve zaten hali hazırda kullanılan kaslara yenilerini eklemek... Bütünsel olarak güçlenmek...

Bir psikoloğun görevi ise tüm eksi ve artılarla, “iyi" ve “kötü” yanlarla, güçlü ve zayıf kaslarla kişinin olduğu gibi kabul edildiği, güvenli bir alan tutmaktır. Göremediklerini, fark edemediklerini, değişmez, dönüşmez, başka seçenek yok denilen yerleri daha geniş bir bakış açısıyla değerlendirmeye olanak sağlar. Kişinin problemlerdeki kendi etkilerini fark etmelerine, ilişki içerisinde olunan kişilerin "kolay görünmeyenlerini" görebilmesine; "çözümsüz sorunlar" için varsa ek seçenekleri görebilmesine, yoksa değişmezler içerisinde yeni yöntemlerle işlevselliğini arttırmasına olanak sağlar.

Sanılanın aksine sadece huzur, canlılık ve tatmin vaad etmez. Farkındalık, geniş bir bakış açısı ve süreçle beraber netleşen gerçeklerle sağlam yapılar yaratabilme gücü sunar.

Son Eklenenler

Blog, makale ve danışmanlıklarımızla ilgili son eklenen bilgilere ulaşabilirsiniz.